HOŞ GELDİNİZ



Gazetede yayımlanan makalelerimi artık buradan da takip edebilirsiniz.


İlginize teşekkürler...


16 Şubat 2010 Salı

Biraz ADALET Biraz TEVAZU

Dönemi son derece tartışmalı olan Emevi’lerin “Raşit diye ünlenen halifelerinden Ömer bin Abdülaziz, devlet başkanlığı sırasında kul hakkı ve sosyal adalet hususunda çok titiz davranırdı.
Gece çalışmalarında ayrı işlere tahsis ettiği iki kandili vardı.
Bunlardan birini kendi özel işleriyle ilgili notları yazarken kullanır, öbürünü ise devlet ve millet işleriyle ilgili yazışmalarda kullanırdı.
Halife, birden fazla gömleği olmayan, varlıksız biriydi.
Yakınlarından birisi Ömer bin Abdülaziz'e bir elma hediye göndermişti.
O da elmayı biraz kokladıktan sonra sahibine geri gönderdi.
Elmayı geri götüren görevliye şöyle dedi:
- Ona de ki, elma yerini bulmuştur.
Görevli itiraz edecek oldu:
- Ey müminlerin başkanı! Peygamber efendimiz hediye kabul ederdi. Bu elmayı gönderen de senin yakınlarındandır.
Halife cevap verdi:
- Evet ama, Rasulullah'a verilen hediye idi. Bize gelince, bize verilen hediyeler rüşvet olur.
Valilerin maaşlarını çok bol verirdi.
Soranlara ise sebebini şöyle açıklardı:
- Valiler para sıkıntısı çekmezler, bütün ihtiyaçları karşılanırsa, kendilerini halkın işlerine vakfederler.
Bir gece halifenin yanında bir misafiri vardı. Kandilin yakıtı tükenmişti.
Misafir dedi ki:
- Hizmetçiyi uyandıralım da kandilin yağını koyuversin.
- Hayır, bırak onu uyusun. Ben ona iki ayrı işi yaptırmak istemem.
- Öyleyse ben kalkıp kandile yağ koyayım.
- Olmaz, misafire iş gördürmek yiğitlikten sayılmaz.
Kendisi kalktı, kandilin yağını koyup yerine döndü ve şöyle dedi:
- Ben kalkıp iş yaparken de Ömer'dim; gelip oturdum, yine aynı Ömer'im.
İki buçuk yıllık halifelik döneminde İslâm aleminde adaleti hakim kılmıştı. Büyük dedesi Hz. Ömer gibi adalet ve basiret sahibiydi. Henüz kırk yaşlarında iken onu çekemeyenler tarafından bin dinar altın para karşılığında hizmetçisi eliyle zehirlenmişti. Hizmetçisi suçunu itiraf ettiğinde, Ömer bin Abdülaziz, paraları adamdan alarak devlet hazinesine koymuş, kendisini serbest bırakmış, öldürülmekten kurtulması için de kaçmasını söylemişti.
Tarih biraz da ders almaktır değil mi geçmişten, yaşananlardan.
Bugün en küçüğünden en büyüğüne ülke idaresinde bulunanlar için çok mu şey istiyoruz acaba?
Aslında değil.
Yukarıdaki gibi biraz ADALET, birazcıkta TEVAZU…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bugün Seçim Olsa Kime Oy Verirdiniz?